Metal Gear Rising: REVENGEANCE - [PC] - [RELOADED]
Boyut: 24.62 GB
Metal Gear Rising Revengeance’la Raiden bir deneme daha yaparak gene Metal Gear serisinden bir oyunun başrolüne geçiyor. Ancak bununla iyi mi yapıyor, kötü mü yapıyor; gelin beraber bakalım.
Ders: Raiden Tarihi
Raiden’la ilk tanışmamız Metal Gear Solid 2’ye dayanıyor. Oyunun ilk 2 saatini Snake’le oynadıktan sonra Hideo Kojima’nın sürpriziyle oyundaki başrolün Raiden olduğunu anlamamız, hepimiz de bir şok etkisi yaratmıştı. MGS 2 çok başarılı bir oyun olsa da çoğu MGS oyuncusu Raiden’ı benimseyememiş, itici bulmuştu. Bunda Raiden’daki ‘genç kızların sevgilisi olan pop şarkıcı’ havası da önemli bir yer tutuyordu.
Ancak Kojima tüm bu nefrete rağmen Raiden’ı yeni oyununda kullanmaya kararlıydı. Bunun için Raiden’ın şeklini değiştirmesi gerekse bile.
Metal Gear Solid 4’te karşımıza bir cyborg olarak çıkan Raiden, gerek tarzıyla, gerekse kendini dövüş alanında geliştirmesiyle hepimizden, “adam olmuş, aferin” tepkisini almayı başarmıştı. Konami’de bunun üzerine, baktı ki Raiden tuttu, “O zaman neden Raiden üstüne kurulu bir oyun yapılmıyor ki?” demiş olacak ki ortaya Metal Gear Rising: Revengeance (MGR) çıktı.
Sen Gelme Kojima
Öncelikle şunu söyleyeyim. Oyunu Hideo Kojima değil, Platinum Games geliştiriyor. Ve oyun, MGS serisinden alışagelmiş olduğumuz gizlilik teması yerine aksiyona yönelmiş durumda.
MGS serisi adına çıkan bir oyunda baştan aşağı risk kokan bu büyük değişimler, MGR’ın zaten oyuncu gözünde 1-0 geride başlamasına sebep oluyor. Ancak ne kadar ön yargılı olursanız olun, iyi bir oyun her zaman iyi bir oyundur, değil mi? Peki, MGR iyi bir oyun mu?
Bir Varmış Bir Yokmuş…
İlk olarak MGR’ın hikayesinden konuya başlayalım.
MGS 4’ün 4 yıl sonrasında geçen oyun, Raiden’ın bir Afrika ülkesinin başbaşkanını koruma göreviyle başlıyor. Barışı korumaya kendini adayan başbaşkana yapılan suikast girişimi sonucunda Desperado Enterprise örgütünü tanıyan Raiden, bu örgütün savaşı tekrardan canlandırma çabasını durdurmaya çalışıyor. Tabii senaryo ilerleyen saatlerde yer yer derinleşmeye ve farklı noktalara kaymaya çalışıyor. Ancak sadece çalışıyor.
Sadece çalışıyor dememim sebebi, bu noktalara yeterince odaklanılmaması. Senaryoda yakalanan güzel noktalar var fakat bunların üzerinde gerektiği kadar özenli durulmamış. Bu yüzden bir süre sonra senaryo sizi sıkmaya başlıyor.
Kes, Biç Nereye Kadar
Metal Gear Rising’in serinin diğer oyunlarına göre en büyük farklılığı, oyun türündeki değişimi. Kılıç dövüşüne dayalı bir oynanış sunan MGR, bu işe getirdiği yeniliklerle aksiyonu oldukça keyifli hale getirmiş.
Standart bir kılıcınızın bulunduğu oyunun ilerleyen sürelerinde 3 alternatif yakın dövüş silahı daha alıyorsunuz. Yani, çeşitlilik açısından tatmin edecek kadar alternatifiniz oluyor.
İster standart kılıcınızı tek başına kuşanır, bu kılıcın iki ayrı tuşa atanmış hızlı saldırısını ve alan saldırısını kullanırsınız. İsterseniz de standart kılıcınızın yanına bir de alternatif silah alarak, iki ayrı tuşla iki ayrı silahın saldırısını kullanırsınız.
Oyunda değiştiremeyeceğiniz tek silahınız standart kılıcınız. Oyundaki standart kesme işinin dışında bir de “Blade Mode” isimli bir özelliğe sahip kılıcınızla düşmanları ince ince doğrayabilirsiniz. Ekranın sol üstünde, can barınızın altında bulunan Blade mod barınızı doldurduğunuz anda Blade modunu aktif hale getirerek ağır çekimde düşmanlarınızı kesebilirsiniz. Bu moda geçince kılıcınızı analog çubuğuyla kontrol edebiliyor ve düşmanınızı istediğiniz açıdan kesebiliyorsunuz. Oyun çıkmadan önce üzerinden durulan bu konunun yapımcı firma tarafından başarıyla uygulandığını görmek sevindirici. Çünkü oyundaki en büyük farklılık bu mod olmuş.
Blade moduna ait barı doldurmanız gerektiğinden bahsetmişken, bunu nasıl yapabileceğimizi söylemeden geçmek olmaz.
Düşmanları öldürdüğünüz zaman içlerinden çıkan BD puanıyla bu barı doldurabilir ve tecrübe puanı kazanabilirsiniz. Eğer ağır çekim moduna geçerek düşmanları kırmızı bir kare ile belirtilen yerlerinden keserseniz, tecrübe puanıyla beraber hızlıca Blade Mode barınızı doldurabilirsiniz.
Ders: Raiden Tarihi
Raiden’la ilk tanışmamız Metal Gear Solid 2’ye dayanıyor. Oyunun ilk 2 saatini Snake’le oynadıktan sonra Hideo Kojima’nın sürpriziyle oyundaki başrolün Raiden olduğunu anlamamız, hepimiz de bir şok etkisi yaratmıştı. MGS 2 çok başarılı bir oyun olsa da çoğu MGS oyuncusu Raiden’ı benimseyememiş, itici bulmuştu. Bunda Raiden’daki ‘genç kızların sevgilisi olan pop şarkıcı’ havası da önemli bir yer tutuyordu.
Ancak Kojima tüm bu nefrete rağmen Raiden’ı yeni oyununda kullanmaya kararlıydı. Bunun için Raiden’ın şeklini değiştirmesi gerekse bile.
Metal Gear Solid 4’te karşımıza bir cyborg olarak çıkan Raiden, gerek tarzıyla, gerekse kendini dövüş alanında geliştirmesiyle hepimizden, “adam olmuş, aferin” tepkisini almayı başarmıştı. Konami’de bunun üzerine, baktı ki Raiden tuttu, “O zaman neden Raiden üstüne kurulu bir oyun yapılmıyor ki?” demiş olacak ki ortaya Metal Gear Rising: Revengeance (MGR) çıktı.
Sen Gelme Kojima
Öncelikle şunu söyleyeyim. Oyunu Hideo Kojima değil, Platinum Games geliştiriyor. Ve oyun, MGS serisinden alışagelmiş olduğumuz gizlilik teması yerine aksiyona yönelmiş durumda.
MGS serisi adına çıkan bir oyunda baştan aşağı risk kokan bu büyük değişimler, MGR’ın zaten oyuncu gözünde 1-0 geride başlamasına sebep oluyor. Ancak ne kadar ön yargılı olursanız olun, iyi bir oyun her zaman iyi bir oyundur, değil mi? Peki, MGR iyi bir oyun mu?
Bir Varmış Bir Yokmuş…
İlk olarak MGR’ın hikayesinden konuya başlayalım.
MGS 4’ün 4 yıl sonrasında geçen oyun, Raiden’ın bir Afrika ülkesinin başbaşkanını koruma göreviyle başlıyor. Barışı korumaya kendini adayan başbaşkana yapılan suikast girişimi sonucunda Desperado Enterprise örgütünü tanıyan Raiden, bu örgütün savaşı tekrardan canlandırma çabasını durdurmaya çalışıyor. Tabii senaryo ilerleyen saatlerde yer yer derinleşmeye ve farklı noktalara kaymaya çalışıyor. Ancak sadece çalışıyor.
Sadece çalışıyor dememim sebebi, bu noktalara yeterince odaklanılmaması. Senaryoda yakalanan güzel noktalar var fakat bunların üzerinde gerektiği kadar özenli durulmamış. Bu yüzden bir süre sonra senaryo sizi sıkmaya başlıyor.
Kes, Biç Nereye Kadar
Metal Gear Rising’in serinin diğer oyunlarına göre en büyük farklılığı, oyun türündeki değişimi. Kılıç dövüşüne dayalı bir oynanış sunan MGR, bu işe getirdiği yeniliklerle aksiyonu oldukça keyifli hale getirmiş.
Standart bir kılıcınızın bulunduğu oyunun ilerleyen sürelerinde 3 alternatif yakın dövüş silahı daha alıyorsunuz. Yani, çeşitlilik açısından tatmin edecek kadar alternatifiniz oluyor.
İster standart kılıcınızı tek başına kuşanır, bu kılıcın iki ayrı tuşa atanmış hızlı saldırısını ve alan saldırısını kullanırsınız. İsterseniz de standart kılıcınızın yanına bir de alternatif silah alarak, iki ayrı tuşla iki ayrı silahın saldırısını kullanırsınız.
Oyunda değiştiremeyeceğiniz tek silahınız standart kılıcınız. Oyundaki standart kesme işinin dışında bir de “Blade Mode” isimli bir özelliğe sahip kılıcınızla düşmanları ince ince doğrayabilirsiniz. Ekranın sol üstünde, can barınızın altında bulunan Blade mod barınızı doldurduğunuz anda Blade modunu aktif hale getirerek ağır çekimde düşmanlarınızı kesebilirsiniz. Bu moda geçince kılıcınızı analog çubuğuyla kontrol edebiliyor ve düşmanınızı istediğiniz açıdan kesebiliyorsunuz. Oyun çıkmadan önce üzerinden durulan bu konunun yapımcı firma tarafından başarıyla uygulandığını görmek sevindirici. Çünkü oyundaki en büyük farklılık bu mod olmuş.
Blade moduna ait barı doldurmanız gerektiğinden bahsetmişken, bunu nasıl yapabileceğimizi söylemeden geçmek olmaz.
Düşmanları öldürdüğünüz zaman içlerinden çıkan BD puanıyla bu barı doldurabilir ve tecrübe puanı kazanabilirsiniz. Eğer ağır çekim moduna geçerek düşmanları kırmızı bir kare ile belirtilen yerlerinden keserseniz, tecrübe puanıyla beraber hızlıca Blade Mode barınızı doldurabilirsiniz.
Resmi Orjinal Boyutunda Görüntüleyebilmek İçin Buraya Tıklayınız. |
Resmi Orjinal Boyutunda Görüntüleyebilmek İçin Buraya Tıklayınız. |
Resmi Orjinal Boyutunda Görüntüleyebilmek İçin Buraya Tıklayınız. |
Not: Oyunu indirmeden önce virüs programınızı etkisiz hale getirin.
İşletim Sistemi: Windows 7/8/XP/VİSTA
İşlemci: Intel Core i5 2400, AMD eşdeğeri veya daha iyisi
RAM: 2 GB veya daha iyisi
Grafik: Nvidia Geforce GTS 450 veya daha iyisi
DirectX: Version 9.0c veya daha iyisi
Sabit Disk: 25 GB boş alan veya daha iyisi
Ses Kartı: DirectX uyumlu ses kartı
İşlemci: Intel Core i5 2400, AMD eşdeğeri veya daha iyisi
RAM: 2 GB veya daha iyisi
Grafik: Nvidia Geforce GTS 450 veya daha iyisi
DirectX: Version 9.0c veya daha iyisi
Sabit Disk: 25 GB boş alan veya daha iyisi
Ses Kartı: DirectX uyumlu ses kartı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder